Kemik metastazları
Akciğer kanseri metastazları çoğu hallerde iskelette yer almaktadır. Bununla ilgili ilk belirtiler hastalanan kemiklerde hissedilen ağrılar olabilyr. Tümör hücreleri kemik iliğinden hareketle kemik yapımı ve kemik yıkımı arasındaki dengeyi, kemik yıkımına yol açan hücreleri daha aktif faaliyete teşvik ederek bozar. Bu şekilde metastazların çevresindeki kemikte erime başlar. Geniş boyuttaki bir kemik erimesi, iskeletin stabilitesini tehlikeye düşürür ve kemiklerde kırılmaya yol açabilir.
Kemik kırılmasını önlemek
Metastazlara radyoterapi uygulayarak kemik kırılması tehlikesini kural olarak önlemek mümkündür. Bu tedaviyle kemikler eski stabilizesine kavuşur. Radyoterapi ayrıca ağrılara karşı da etkilidir. Dışarıdan radyoterapi yöntemine bir alternatif, damarlara radyoaktif ilaçların verilmesidir. Bu ilaçlar metastazların oluştuğu kemik bölgelerinde toplanarak, şualarını yani ışınlarını orada verirler. Buna ‘radyonüklit terapi’ denir. Bu yöntemle de kemik metastazları küçültülebilir ve ağrılar hafifletilebilir. Taşıyıcı kemiklere sıçramış metastazlar, bu kemiklerin stabilize edilmesini sağlayacak bir operasyonu ve bu operasyondan sonra radyoterapiyi gerekli kılabilir. Bu durum özellikle omurlar için geçerlidir, çünkü omuriliğe baskı, belden aşağı felce yol açabilir.
Kemik metastazlarına bağlı komplikasyonları, adına Bifosfonatlar denilen bazı ilaçları vererek azaltmak mümkündür: Bifosfonatlar kemik dokusunda toplanır ve kemik yıkımına yol açan hücrelerin faaliyetini frenler. Bu ilaçlar ayrıca ağrılara karşı da etkilidir.
Solunum yolları daralmaları
Tümör ana solunum yollarını değiştirebilir veya bunlara baskı yaparak daraltabilir ve bu sebeple solunum şikayetlerine yol açabilir. Şayet “büyük” bir operasyon sözkonusu değilse, bölgesel uygulanacak çeşitli metodlar böyle hallerde bir hafifletme getirebilir.
Lazer
Ciddi nefes daralması halinde toplu lazer (Laser) ışınları yardımıyla nefes almayı zorlaştıran dar yerler çabucak ve hasta için önemli bir zorluk olmadan endoskopik olarak genişletilip düzeltilebilir. Bu;amaçla ışık enerjisinden faydalanılır. Tedavinin etkisini uzun vadeli kılabilmek için kısa mesafeli radyoterapi (brakiterapi) de ek olarak uygulanabilir. Bu yöntemle radyoaktif ışın kaynağı, bir bronkoskop aracılığıyla kısa bir süre için direkt olarak tümörün üzerine yerleştirilir ve en kısa mesafeden onun ışınla tedavisini sağlar.
Şua tedavisi
Ciddi bir nefes daralması çabuk müdahaleyi gerekli kılmıyorsa, brakiterapi dar bir yerin genişletilmesi amacıyla tek başına da uygulanabilir, çünkü radyoaktif ışınların etkisi yavaş bir hızla kendini gösterir. Bu tür şua tedavisi, daha önceden dışarıdan radyoterapi yapılmış olsa bile uygulanabilir. Aynı dar bölgede birkaç defa tekrarlanması da mümkündür.
Stent kullanımı
Son yıllarda solunum yollarının dar yerlerinin metal çubuk benzeri malzeme kullanılarak aşılması metodu öncelikle uygulanmaktadır. Bu yöntemle daralan yere bronkoskop yardımıyla bir metal örgüden oluşan ve adına İngilizce ‘stent’ denilen bir protez sokulur. Bu stent/metal örgü orada bir boru şeklinde açılır, solunum yolunu kapatan tümör dokusunu dışa doğru itekler ve solunum yolunu açar. Bu yöntem kolaydır, komplikasyonu azdır ve beliren komplikasyonların bertaraf edilmesi yönünden de başarılıdır.
Plevra akıntısı
Akciğer zarında (Plevra) tümör oluşmuşsa, plevra aralığında bir sıvı ve akıntı oluşur. Malignant yani habis huylu bu plevra akıntısı akciğerin nefes hareketini kısıtlar, nefes daralmasına yol açar ve çoğu zaman ağrılara sebep olur. Bu sıvının punksiyonu, yani bir iğneyle emilerek alınması, ancak geçici olarak yardımcı olur, çünkü sıvı tekrar oluşur ve yine orada toplanır. Ama bu yolla akut yani acil nefes alamama durumu derhal hafifletilir. Buna karşın plevra aralığının yapıştırılması (Plevrades) daha çok başarı vaat etmektedir. Bunun için uygun çeşitli maddeler plevra aralığına iğneyle enjekte edilir. Bu maddeler orada bir iltihaba yolaçar ve bu suretle oranın biribirine yapışmasını sağlar.